Ön ozonlamayı flokülasyon için düşünürken ham su ve çok kirlenmiş ham suyu ayrı düşünmek gerekir. Az bulanık ham sular için (genellikle göl ve rezervuarlar) uzun yıllar ozon başarı ile kullanılmıştır. Bu işleme miscellisation /demiscellization adı verilmektedir. Bu teknik ile flokülasyon ve dekantasyon işlemleri kalkmakta ve çökelticilerin dozajı azalmaktadır.
İlk olarak mikroflokülasyon ile plankton gibi 20 – 30 mikronluk partiküller ayrılır. Sonra ozonlama/flokülasyon meydana gelir. Ham su ozonlanmış havayla temas ettiğinde, suyun kolloidal yapısı bozulur ve meydana gelen bulanıklığa negatif yüklü kolloidlerin oluşması (miscellisation) neden olur. Bu kolloidler, demiscellisation işleminde çok az miktarda koagülantla mikroflokları oluşturur. Bu mikrofloklar çok zayıf pozitif yüklüdür ve kolayca kum filtrelerinde tutulurlar.
Ön ozonlama için dozaj en önemli faktördür. İşlemde düşük hızlarda süspansiyon partiküllerin toplam sayısı azalır. Büyük çaplı partiküller arttıkça, küçük partiküllerin sayısı azalır. Yüksek ozon dozlarında ise, tersine küçük çaplılar artarken büyük çaplılar azalır.
Çok kirli ham sularda (renkli, bulanık, organik maddesi yüksek) düşük dozajlı ön ozonlama, flokülasyon işlemine iyi etkide bulunur. Ön ozonlanmış su daha bulanıktır. Daha kolay floküle edilebilir. Temas kolonunda kuvvetli bir karıştırma ile bu etkilerin başlamasına yardım edilir. Çok az miktarda ozon enjeksiyonu ile bulanıklığın çökmesi kolaylaşır. Ön ozonlama flok büyüklüğü nedeniyle çökmeyi iyileştirici etki yapar.
Ön ozonlama, organik maddelerin giderilmesi olarak düşünülemez. İşlem hızı iyi seçilirse 1 mg/lt’den daha azsa suda çözünmüş artık ozon kalmaz.
Çok kirli sularda emniyetli bir dezenfeksiyon için son işlemde ozon kullanılmalıdır. Ön ozonlama yapılmışsa, son ozonlama dozajı, yanlız son ozonlama yapılana göre daha düşüktür.